Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 360.000 tonla dünya armut üretiminde 10.sırada, dikim alanı olarak ise; 4. sırada yer almaktadır. Ülkemizde son yıllarda klon anaçları üzerine aşılı fidanlarla kapama sık dikim bahçe tesisleri yaygınlaşmaktadır.
Toprak ve İklim İstekleri; Geniş adaptasyon kabiliyeti nedeniyle armut ülkemizin farklı ekolojik bölgelerinde yetişme imkanı bulmuştur. Armut elmaya göre soğuklara daha az dayanıklı, sıcaklık isteği daha fazla olan bir türdür. Ağır, havasız, kireç oranı yüksek alkali toprakları sevmez. Derin. organik maddece zengin, geçirgen topraklar tercih edilmelidir. Armutların 7,2 ºC’nin altında toplam soğuklama ihtiyacı çeşitlere göre 800- 2100 saat arasında bulunmaktadır. Düşük soğuklama ihtiyacı olan erkenci çeşitler Ege ve Akdeniz bölgelerinin 300- 800 m rakımlı yerlerinde, diğer çeşitler ise geçit ve iç bölgelerde yetiştirilmelidir.
Anaç Kullanımı; Son yıllarda geliştirilen BA -29, OHF-333, MC, Quince-A, Sydo, Farold 40, Farold 69 ve Pyro- Dwarf gibi bodur ve yarı bodur klon anaçlarının kullanımı ile farklı toprak ve ekolojik yapılara sahip olan arazilerde sık dikim armut yetiştiriciliği yaygın olarak yapılmaya başlanılmıştır. Kullanılacak anacın ve yetiştirilecek çeşidin seçiminde arazinin toprak analiz verileri ile o bölgenin iklim verilerinin göz önüne alınması gereklidir. Bodur anaçlar üzerinde 4×1,2m ile 4×1,5m, yarı bodur anaçlarda 5×2,5-5x3m, armut çöğürleri üzerinde 6×6 m, ayva çöğürleri üzerinde 4×3 m aralık ve mesafelerinde bahçe tesisi mümkündür.
Önemli Çeşitler ve Çeşit Seçimi; Akça, Etruska, June Beauty, Santa Maria, Williams, Kiefer, Abate Fetel, Comice, Conference, Beurre Hardy, Passe Cressane, Ankara ve Deveci önemli armut çeşitleridir.
Bahçe tesisinde erkenci, güzlük ve kışlık çeşitlerin belirli bir oranda bulundurulması, çeşitlerin kış soğuklama ihtiyaçlarının göz önünde tutulması gereklidir. Armut çeşitlerinin kendi ile uyuşmazlığı nedeniyle % 10-15 oranlarında dölleyici çeşide ait fidanların dikilmesi zorunludur.
Terbiye Sistemi; Armut yetiştiriciliğinde doruk dallı, modifiye lider, kordon terbiye sistemleri kullanılmaktadır. Yarı bodur anaçlar üzerinde sıralar arası 4-4,5m, sıra üzeri ise 1,2-1,5m mesafeler kullanılarak telli destek sistemi ile kordon terbiye sistemi uygulanması ile elmalarda olduğu gibi sık dikim bahçe tesisleri yapılmaktadır.
Hastalık ve Zararlılar; Ateş yanıklığı, külleme, memeli pas önemli armut hastalıklarıdır. Ervinia Amylovor adlı bakterinin neden olduğu ateş yanıklığı hastalığı armut yetiştiriciliğini sınırlayan en önemli etmendir. Bu hastalığın sık görüldüğü bölgelerde dayanıklı, yada kısmen dayanıklı çeşitlerin tercih edilmesi, ayva anaçları yerine armut kökenli anaçların seçilmesi gerekir.
Önemli armut zararlıları ise; armut iç kurdu, armut yaprak piresi, armut sülüğü ve kabuklu bitleridir.
Ayva Yetiştiriciliği
Üretim Miktarı; Ülkemiz 105.000 tonluk ayva üretimi ile dünya üretiminde ilk sırada yer almaktadır. Ayva üretimimizin % 50‘lik kısmı Doğu ve Güney Marmara Bölgelerinde üretilmekte. olup ihracat miktarımız 4.000-5.000 ton arasında değişmektedir.
İklim ve Toprak istekleri; Ayvanın elma ve armuda göre soğuklara dayanımı ve soğuklama istekleri de bu türlere göre daha azdır. Çiçeklenmenin geç olması nedeniyle ilkbahar geç donlarından fazla etkilenmez. Aşırı rüzgarlı yerlerde ayva ağaçlarında dal kırılmaları ve meyve dökülmeleri görülmektedir. Ayvalar kumlu- tınlı, süzek, sıcak karakterli topraklarda iyi gelişir. Ayvaların kökleri fazla derine gitmediği için genelde topraktaki fazla neme dayanıklıdır. Toprak PH ‘sının 6-7,5 arasında olması idealdir Topraktaki toplam kireç oranının % 10 ‘u geçmemesi uygundur,
Anaç Kullanımı; Ayvalarda anaç olarak ayva çöğürleri kullanıldığı gibi son yıllarda klon Quince-A, BA 29, MC, Sydo gibi ayva kökenli klon anaçları da kullanamaya başlanılmıştır. Bahçe tesisinde ayva çöğürü üzerinde sıra üzeri 5m, sıralar arası 4m klon anaçları üzerinde 4x3m, 4x2m aralık ve mesafelerinde dikim yapılmalıdır.
Döllenme Biyolojisi; Ayva çeşitlerinin önemli bir kısmı kendine verimli olmakla birlikte bazı çeşitlerde meyve tutum oranı % 3 düzeyinde kalmakta olup bahçe tesisinde aynı dönemde çiçeklenen. bir çeşidin dikilmesinde yarar vardır
Önemli Çeşitler; Ekmek Ayvası, hem sofralık taze tüketime hem de reçel ve marmelat yapımına uygundur. Diğer önemli çeşitler; Eşme, Limon , Midilli, İstanbul Ayvası’dır.
Terbiye Sistemi; Kayısılar yayvan büyüme eğiliminde oldukları için en uygun terbiye sistemleri goble ve değişik doruk dallı terbiye sistemleridir. Özelikle Marmara Bölgesi gibi rutubetli bölgelerde goble sisteminin uygulanması, rutubetin düşük olduğu bölgelerde ise değişik doruk dallı siteminin uygulanmasında yarar vardır. Verime yatmış ayvalarda aşırı budamadan kaçınılmalı, kuru, obur, hastalıklı ve sıkışık dalların kesimi ile dal seyretmesi yapılmalıdır.
Hastalık ve Zararlılar; Armutta olduğu gibi en önemli hastalık Ervinia amylovora’ (ateş yanıklığı) dır. Bordo bulamacı budamadan önce % 3 budamadan sonra %1 ve çiçeklenmeden sonra % 0,4 dozlarında uygulanmalıdır. Bulaşık dallar 20 cm aşağıdan kesilerek yakılmalıdır. Koruyucu antibiyotiklerinde düzenli uygulanmasında yarar vardır. Monilya, diğer önemli bir hastalık olup mücadele için thiram, karbendazil gibi etkili maddeler içeren ilaçlar kullanılmalıdır. İç kurdu, Akdeniz Meyve Sineği önemli zararlılar arasında yer almaktadır.
Elma Yetiştiriciliği
Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 2,5 milyon tonluk üretimle dünya elma üretiminde Çin, ABD ve Fransa’nın ardından 4. sırada yer almakla birlikte. elma ihracatımız 25–30 bin ton gibi çok düşük düzeylerdedir. Elma ihracatının arttırılması için dış pazarın talep ettiği çeşitlerin standartlara uygun olarak yetiştirilmesi gerekmektedir.
İklim ve Toprak İsteği; Akdeniz ve Ege bölgesinin 300- 800 m rakımlı kesimlerinde kış soğuklama ihtiyacı 7,2 ºC’ nin altında 600- 1200 saat arasında olan Jersey Mac, Vista Bella, Summer Red, Red Star, Anna, Golden Dorset, Wiliams Pride ve Gala Grubu yazlık ve güzlük elma çeşitler önerilmektedir. Geçit ve İç Bölgelerde soğuklama ihtiyacı 1500–2500 saat arasında olan, uzun süre depolanabilen kışlık çeşitlerin yetiştirilmesi önerilmektedir. Elmalar aktif kireç oranı % 12’nin üzerinde ve ağır bünyeli toprakları sevmez.
Anaç Kullanımı; Elma klon anaçları üzerinde 2. yıldan itibaren ürün alınmaya başlanılmakta, tam verim çağı olan 7. yaşta ise dekara 8–10 ton ürün alınabilmektedir. Tam bodur M 9 ve bu anaçtan geliştirilen Pajam 1, Pajam 2 ve EMLA 9 gibi anaçlar fitoptoraya dayanıklı olup ateş yanıklığı bakteriyel hastalığına kısmen hassastır. Bu anaçlarla 3- 3,5 m yüksekliğe kadar çıkan telli destek sistemi ile bahçeler kurulmalıdır. Tam bodur anaçlarla kurulan bahçelerde dikim sıklığı; sıralar arası, 3,5-4 m, sıra üzeri 1-1,5 m olmalıdır. Spur tip çeşitler tam bodur elma klon anaçları üzerine aşılanmamalıdır. Bodur M9 amaçları üzerinde kurulan bahçelerde dekara 166- 250 arasında, M26, M7 ve MM 106 yarı bodur klon anaçlarına aşılanan çeşitlerde dekara 65 -120 arasında, kuvvetli gelişen MM 111 klon anacında 50-85 arasında elma fidanı dikilebilir. MM 111 anacı diğer elma klon anaçlarına göre kurağa daha mukavimdir.
Önemli Klon Anaçları ve Çeşitler; Son yıllarda ülkemizde elma yetiştiriciliğinde önemli bir dönüşüm başlamış. olup; M 9, M 26, M 7, MM 106, MM 111 gibi klon anaçlarının kullanımı hızla artmaktadır. Erkenci yazlık çeşitler içerisinde; Vista Bella, Jersey Mac, Summer Red ve Williams Star yer almaktadır. Önemli güzlük çeşitler, Ruby Gala, Royal Gala, Galaxy Gala, Mondial Gala, kışlık çeşitler; Jonagold, Scarlet Spur, Red Chief, Breuburn, Fuji, Red Chief, Pink Lady, Grany Smith gibi çeşitler olup dış talebin yoğun olduğu bu çeşitlerin yetiştiriciliği hızla artmaktadır. Özellikle Grany Smith gibi güneş yanıklığına hassas olan çeşitlerle kurulan bahçelerde ağaçların üzerine ışık geçişini farklı oranlarda engelleyen örtü materyalleri önerilmektedir.
Terbiye Sistemleri ve Meyve Seyreltmesi; Elma bahçelerinde değişik doruk dallı, modifiye lider ve ince iğ gibi terbiye sistemleri uygulanmaktadır. Yeterli ürün alınabilmesi için %10-15 oranında dölleyici çeşit bulundurulmalıdır. Standart büyüklükte ürün elde edilebilmesi için mutlaka elmalarda seyreltme yapılması zorunludur. Bir çiçek huzmesinde mevcut olan meyvelerden ortadaki kral meyve tabir edilen meyve bırakılmalı, diğer meyveler kopartılmalıdır. Kimyasallarla yapılan seyreltmede tam çiçeklenmeden yaklaşık 15- 20 gün sonra yapılmalıdır.
Hastalık ve Zararlılar; Elma küllemesi, Elma karalekesi, Monilya ve elma virüsleri önemli hastalıklar, Elma ağ kurdu, Elma iç kurdu, Elma pamuklu biti önemli zararlılar ararsında yer almaktadır.
Nektarin Yetiştiriciliği
Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 400.000 tonluk üretim miktarı ile şeftali üretiminde dünyada 6-7 sıralarda yer almaktadır. Son yıllarda yeni klon anaçlarının da üretimde kullanımı ile şeftali üretiminde artış gözlenmektedir.
Toprak ve İklim İstekleri; Şeftali ve nektarinlerde ana dal ve gövdeleri – 20ºC’ye kadar dayanmakla birlikte erken ilkbaharda -2,,4 ºC de çiçekler zarar görürler. Genç meyveler çiçeklere göre donlara daha hassastır. Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde 800 m rakıma kadar olan yerlerde şeftali yetiştirilebilir. Soğuklama istekleri 350-1300 saat arasında değişmektedir. Şeftali yetiştiriciliği için ağır olmayan, drenaj sorunu bulunmayan, kumlu-tınlı, alüvyal, PH’sı 6,5-7,5 arasında olan topraklar en uygun topraklardır.
Anaç Kullanımı; Şeftali ve nektarinlere bazı çeşitlere ait tohum çöğür anaçları, Nemaguard ve GF-305 gibi nematoda dayanıklı, tohum anaçları kullanılmaktadır. Son yıllarda özellikle namatod sorunu olan ve aktif kireç oranının % 10 ‘un üzerinde olduğu topraklarda GF 677, GF 557, Gadaman, GN -15 ve GN -22 şeftali badem melezi anaçlar kullanılmaktadır. Bu anaçlar kısıtlı sulama koşullarında gelişebildikleri gibi kök ur nematoduna da dayanıklıdır.
Ağır bünyeli topraklarda (su tutma kapasitesi % 70‘in üzerindeki topraklar) şeftali yetiştirilecekse Myrobalan 29-C, Marianna, Saint Julien-A MR.S- 2/5 erik klon anaçları ile erik şeftali melezi Citation klon anacı üzerine aşılı fidanlarla bahçeler tesis edilmelidir. Ancak bazı şeftali çeşitlerinde erikler üzerinde uyuşmazlık görülebilmektedir. Şeftali çöğürleri üzerinde 6x5m, 5x5m, GF 677 ve Gadaman şeftali badem anaçları üzerinde 5x4m, Myrobalan 29 C ve Saint Julien-A anaçları üzerinde 5x3m aralık ve mesafelerinde bahçe tesis edilmelidir.
Terbiye Sistemleri; Şeftalilerde açık vazo denen goble terbiye sistemi en yaygın olarak uygulanan sistemdir. Bunun dışında V, Y(tatura) ve değişik doruk dallı terbiye sistemleri uygulanmaktadır.
Önemli Şeftali Çeşitleri; Erkenciden geççiye doğru önemli çeşitleri, Francoise, Rich May, Springcrest, Maycrest, Royal Gem, Rich Lady, Blazing Gold, Redhaven, Glohaven, Red Globe, Rome Star, Elagent Lady, J.H. Hale, Monreo, Rio Oso Gem, Red Star.
Önemli Nektarin Çeşitleri; May Glo, May Free, Big Bang Silver King, Super Red, Armking, Adriana, Silver Splended, Caldesi 2000, Big Top, Star Red Gold, Fantasia, Venus, Morsiani -51, Silver Late, Fairlane, Caldesi 85, Caldesi 2020.
Hastalık ve Zararlılar; Yaprak Bitleri, Kabuklu Bitler,Akdeniz Meyve Sineği, Doğu Meyve Güvesi ve kök ur nemotodları önemli zararlılardır. Kök Kanseri, Külleme, Monilya, Yaprak Delen, Yaprak Kıvırcıklığı, Erik Cücelik Virüsü, Plum dwarf virüs) PDV, CNRV (Clorotic Necrotic Ring Spot Virüs ve Şarka Virüsü (PPV) önemli hastalıklar arasında yer alır.
Şeftali Yetiştiriciliği
Üretim Miktarı; Ülkemiz yaklaşık 400.000 tonluk üretim miktarı ile şeftali üretiminde dünyada 6-7 sıralarda yer almaktadır. Son yıllarda yeni klon anaçlarının da üretimde kullanımı ile şeftali üretiminde artış gözlenmektedir.
Toprak ve İklim İstekleri; Şeftali ve nektarinlerde ana dal ve gövdeleri – 20ºC’ye kadar dayanmakla birlikte erken ilkbaharda -2,,4 ºC de çiçekler zarar görürler. Genç meyveler çiçeklere göre donlara daha hassastır. Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde 800 m rakıma kadar olan yerlerde şeftali yetiştirilebilir. Soğuklama istekleri 350-1300 saat arasında değişmektedir. Şeftali yetiştiriciliği için ağır olmayan, drenaj sorunu bulunmayan, kumlu-tınlı, alüvyal, PH’sı 6,5-7,5 arasında olan topraklar en uygun topraklardır.
Anaç Kullanımı; Şeftali ve nektarinlere bazı çeşitlere ait tohum çöğür anaçları, Nemaguard ve GF-305 gibi nematoda dayanıklı, tohum anaçları kullanılmaktadır. Son yıllarda özellikle namatod sorunu olan ve aktif kireç oranının % 10 ‘un üzerinde olduğu topraklarda GF 677, GF 557, Gadaman, GN -15 ve GN -22 şeftali badem melezi anaçlar kullanılmaktadır. Bu anaçlar kısıtlı sulama koşullarında gelişebildikleri gibi kök ur nematoduna da dayanıklıdır.
Ağır bünyeli topraklarda (su tutma kapasitesi % 70‘in üzerindeki topraklar) şeftali yetiştirilecekse Myrobalan 29-C, Marianna, Saint Julien-A MR.S- 2/5 erik klon anaçları ile erik şeftali melezi Citation klon anacı üzerine aşılı fidanlarla bahçeler tesis edilmelidir. Ancak bazı şeftali çeşitlerinde erikler üzerinde uyuşmazlık görülebilmektedir. Şeftali çöğürleri üzerinde 6x5m, 5x5m, GF 677 ve Gadaman şeftali badem anaçları üzerinde 5x4m, Myrobalan 29 C ve Saint Julien-A anaçları üzerinde 5x3m aralık ve mesafelerinde bahçe tesis edilmelidir.
Terbiye Sistemleri; Şeftalilerde açık vazo denen goble terbiye sistemi en yaygın olarak uygulanan sistemdir. Bunun dışında V, Y(tatura) ve değişik doruk dallı terbiye sistemleri uygulanmaktadır.
Önemli Şeftali Çeşitleri; Erkenciden geççiye doğru önemli çeşitleri, Francoise, Rich May, Springcrest, Maycrest, Royal Gem, Rich Lady, Blazing Gold, Redhaven, Glohaven, Red Globe, Rome Star, Elagent Lady, J.H. Hale, Monreo, Rio Oso Gem, Red Star.
Önemli Nektarin Çeşitleri; May Glo, May Free, Big Bang Silver King, Super Red, Armking, Adriana, Silver Splended, Caldesi 2000, Big Top, Star Red Gold, Fantasia, Venus, Morsiani -51, Silver Late, Fairlane, Caldesi 85, Caldesi 2020.
Hastalık ve Zararlılar; Yaprak Bitleri, Kabuklu Bitler,Akdeniz Meyve Sineği, Doğu Meyve Güvesi ve kök ur nemotodları önemli zararlılardır. Kök Kanseri, Külleme, Monilya, Yaprak Delen, Yaprak Kıvırcıklığı, Erik Cücelik Virüsü, Plum dwarf virüs) PDV, CNRV (Clorotic Necrotic Ring Spot Virüs ve Şarka Virüsü (PPV) önemli hastalıklar arasında yer alır.
Kayısı Yetiştiriciliği
Üretim Miktarı ve Ticareti; Ülkemiz yaklaşık 500.000 tonluk üretim miktarı ile dünya kayısı üretiminde % 20‘lik payla ilk sırada yer alırken ülkemizi İran, İtalya, Pakistan ve İspanya izlemektedir. Dünya taze kayısı ihracatında Fransa, İspanya, İtalya, Yunanistan ve ABD ilk sıralarda yer almaktadır. Dünya kuru kayısı üretiminde ülkemizin payı %70’ler düzeyindedir. Taze kayısı ihracatının arttırılması için dış pazarın talep ettiği sofralık çeşitlerin standartlara uygun olarak yetiştirilmesi gerekmektedir. Özellikle ülkemizin iklim avantajlarını kullanarak Akdeniz ve Ege bölgeleri sahil bantlarında ihracata yönelik sofralık erkenci kayısı üretimini artırmasında yarar vardır.
İklim ve Toprak İsteği; Kayısı yazları sıcak ve düşük kışları ise uzun ve yağışlı olan yerleri sever. Malatya yöresi bu nedenle kayısı yetiştiriciliği için ideal bir bölgedir. Kayısı ağaçlarının tomurcukları kışın -25 °C’ ye kadar dayanmakla birlikte şeftalilere göre dayanımları daha zayıftır. Kayısı çiçekleri erken dönemde çiçek açtıkları için bazı bölgelerde ilkbahar geç donlarından zarar görürler. Çiçekleri -2,2,-2,5°C’ye, küçük meyveler ise; -0,5-0,8 °C’ ye kadar dayanır. Sahil kesimlerinde kayısılarda çil (kızıl leke), külleme gibi mantari hastalıklar görülebilir. Gerekli toplam sıcaklığın tamamlanmadığı yerlerde kayısılar tam olgunlaştığında bile tatlanmamakta, ekşi olmaktadır. Kayısılarda soğuklama ihtiyacı Japon erikleri ve bademden fazla, armut ve elmalara göre daha azdır. Ege ve Akdeniz bölgelerinde sofralık Aprikoz ve Hacıhaliloğlu çeşitleri soğuklama sürelerini tamamlayamaz. Soğuklama ihtiyacı (7,2 °C’ nin altındaki toplam süre) çeşitlere göre 600 ile 1600 saat arasında değişmektedir.
Kayısı geçirgen organik maddesi zengin, iyi havalanan, sıcak bünyeli tınlı, tınlı kireçli toprakları sever. Nemli, ağır bünyeli, killi toprakları ise sevmezler. Kirece dayanımı bademle eşdeğer olup şeftaliden fazladır.
Bahçe Tesisi, Anaç Kullanımı ve Önemli Çeşitler; Kayısılarda kurulacak bahçelerde çöğür anacı kullanılmışsa aralık dikim mesafeleri; 7x7m, 8x8m olarak, klon anacı kullanılmışsa 5x5m yada sıra üzeri 4m, sıralar arası 5m olarak uygulanabilir.
Kayısı çeşitlerinin önemli bir kısmı kendine verimli olmakla birlikte bazı çeşitlerde kendine uyulmazlık belirleniştir. Bahçe tesisinde ana çeşitle aynı dönemde çiçeklenen dölleyici çeşidin % 10-15 oralarında bahçeye dikilmesinde yarar vardır.
Kayısılarda en çok kayısı ve zerdalilerin tohumları anaç olarak kullanılmakladır. Bu anaçlar kurak koşullara ve nematodlara dayanıklıdır. Myrobalan erik çöğürleri ile Myrobalan 29-C, Saint Julien A, Saint Julien 655/2 ve Myrobalan GF 31 klon anaçları özellikle ağır bünyeli ve nemli topraklarda kullanılmaktadır. Önemli sofralık çeşitler Ninfa, Aurero, Precoce Thirinte, P. Colomer, Beliana, Perfection, Roxana, Goldrich, yerli çeşitlerimiz, Hacıhaliloğlu, Tokaloğlu, Şekerpare, Soğancı, Çöloğlu, Hasanbey, Alyanak, Şam, Kabaaşı, Aprikoz ve Karacabey’dir.
Terbiye Sistemleri ve Budama; Kayısılarda ağaçlar kuvvetli gelişir ve yayvan taç oluşturur bu nedenle kayısılarda genellikle goble terbiye sistemi uygulanmaktadır. Bu sistemde güneşlenme ve meyvelerin renklenmesi daha iyidir Aşırı güneşlenmenin olduğu. yerlerde değişik doruk dallı terbiye sistemi uygulanmalıdır. Kayısı diğer sert çekirdekli meyvelerden şeftali, erik, kiraza göre daha az budama ister. Verime yatmış kayısılarda aşırı budama kurumalara neden olabilir. Özellikle ilk yıllarda haziran ayının ilk iki haftası yapılacak yaz budaması ağaca verilecek terbiye sistemi açısından önemlidir. Meyve oluşumu 2 ve 3 yaşlı dallarda olduğu için bu dalcıkların budamada korunmasında yarar vardır..
Hastalık ve Zararlılar; Kök çürüklüğü, Monilya, Apofleksi, (geriye doğru ölüm), Şarka (Plum Pox), Çil (yaprak delen- kızıl leke, zam hastalığı, önemli hastalıklar arasında yer almaktadır. Yaprak bitleri, yazıcı böcekler, tomurcuk tırtılları, Akdeniz meyve sineği, önemli zararlılar arsında yer almaktadır.
Erik Yetiştiriciliği
Üretin Miktarı; Yaklaşık 200.000 ton üretimle ülkemiz dünya erik üretiminde 6-7 sıralarda yer almaktadır. Son yıllarda özellikle Ege ve Akdeniz Bölgelerinde Japon grubu erikleri ile bahçe tesisinde önemli artışlar gözlenmektedir. Yola ve depolamaya uygun olan Japon grubu orta mevsim geçci çeşitlerin üretimindeki artış ihracat imkanlarını da beraberinde getirecektir.
İklim ve Toprak İstekleri; Japon grubu eriklerin Avrupa Grubu eriklere göre soğuklara dayanımları daha düşüktür. Avrupa erikleri geç çiçek açtıkları için ilkbahar geç donlarından daha az etkilenirler. Japon erikleri Avrupa grubu eriklere göre daha seçici olup alüvyal ve geçirgen, PH’sı 6,5-7,2 arasında olan topraklar en uygun topraklardır.
Avrupa ve Can grubu erikler ağır bünyeli toprak şartlarında da yetiştirilebilir. Can grubu erikler farklı iklim şartlarına en iyi uyum gösteren türdür. Avrupa ve Can grubu eriklerin kışın dal ve gövdeleri -25, -30 ºC’ye kadar dayanmakla birlikte Japon grubu erikler -20ºC’de, çiçekler ise 0,6 -2,2 ºC’de zarar görürler. Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 800m rakıma kadar olan yerlerde Japon Grubu erikler yetiştirilebilir. Bu gruba giren eriklerin soğuklama istekleri 550-800 saat arasında değişmektedir. Avrupa grubu ise geçit ve iç bölgelerde yetiştirilebilir. Avrupa Grubunun soğuklama .istekleri 800- 1250 saat arasındadır.
Anaç Kullanımı; Eriklerde çöğür anaçları kullanılmakla birlikte son yıllarda klon anaçları üzerindeki fidanlara önemli talep gelmektedir. Myrobalan klon anaçları en yaygın erik anaçları olup Myrobalan 29C, yarı bodur bir anaçtır. Saint Julien- A, Marianna, MR.S- 2/5 anaçları da önemli erik anaçları içerisinde yer almaktadır. Çöğür anaçları üzerinde 6x5m, Myrobalan 29-C, Saint Julien -A gibi yarı bodur klon anaçları üzerinde ise; 5x 3m, 5 x 2,5m, bodur Pixy klon anacı üzerinde ise 4x 2m ve 4×1,5m sıra üzeri ve sıralar arası aralık mesafelerinde dikim yapılabilir.
Terbiye Sistemleri; Eriklerde açık vazo (goble) terbiye sistemi en yaygın olarak uygulanan sistemdir. Bunun dışında V, Y(tatura) ve değişik doruk dallı terbiye sistemleri uygulanmaktadır.
Önemli Erik Çeşitleri;
Can Grubu Erikler; Papaz, Can, Havran, Aynalı, Foça, Karşıyaka Eriği bu grupta yer alan önemli çeşitler arasında yer alır. Yeşil olum döneminde de tüketilebilmektedir. Can grubu erikler kendileri uyuşmaz oldukları için bahçede yeterli miktarda dölleyici bulundurulmalıdır.
Avrupa Grubu Erikler; Göynük, Karagöynük, Köstendil, Üryani, D’Agen, Reine Claude Verte, R.C. Violet, R. C.d’Altan, Firenze 90, Giant, Stanley President önemli çeşitlerdendir. D’Agen çeşidi dünyada en fazla kurutmalık olarak yetiştirilen çeşittir. President çeşidi bu grupta pazarın en çok talep ettiği, yola ve depolamaya uygun bir çeşit olup bu çeşidi dölleyici olarak Stanley çeşidi dikilmelidir.
Japon Grubu Erikler; Red Beaut, Black Beaut, Santa Rosa, Black Amber, Black Star, Formosa, Black Diamont, Fortune, Friar,Tracy Sun, Autumn Giant, Angelona önemli Japon grubu eriklerdir. Japon erikler kendileri ile uyuşmaz oldukları için mutlaka yeterli miktarda dölleyici çeşit dikilmelidir.
Hastalık ve Zararlılar; Kök Kanseri (Agrobacterium tumefaciencs), Monilya, Erik Yaprak Gümüş Hastalığı, Erik Cücelik Virüsü (PDV), Clorotic Necrotic Ring Spot Virüs (CNRV) ve Şarka Virüsü (PPV) önemli hastalıklar arsında Yaprak Bitleri, Kabuklu Bitleri, Kırmızı Örümcekler, Yaprak Büken, Erik Testereli Arısı önemli erik zararlıları arasında yer almaktadır.
Kiraz Yetiştiriciliği
Üretim Miktarı; Ülkemiz 200.000 tonluk ürettim ile dünya kiraz üretiminde 2, sırada yer almaktadır. Yıllara göre 25.000 – 40.000 ton arasında değişen kiraz ihracatınız mevcut olmakla birlikte ihracatınızın 100.000–150.000 tonlar seviyelerine çıkması mümkündür.
İklim ve Toprak istekleri; Kirazlar; derin kumlu, tınlı topraklarda iyi gelişir. Havasız, drenajı iyi olmayan ağır bünyeli toprakları sevmez. Yapılacak toprak analizine göre anaç seçimi yapılmalıdır. Kiraz ağaçları kış dinlenme döneminde -25, -28 ºC ye kadar olan soğuklara dayanmakla birlikte çiçekler -2,3ºC’de, küçük meyveler ise -1 ºC de zarar görürler.
Akdeniz ve Ege bölgesinin sahil kesimleri hariç ülkemizin hemen, hemen tüm bölgelerinde kiraz yetiştirilebilir. 7,2ºC’ nin altında gerekli olan kış soğuklama süreleri çeşitlere göre toplam 700- 1400 saat arasında değişmektedir. Yazları çok sıcak geçen bölgelerde kirazlarda ikiz meyve oluşumu artmaktadır.
Anaç Kullanımı; Kirazlarda yabani kiraz (kuş kirazı) ve mahlep çöğürleri uzun yıllar anaç olarak kullanılmış ancak son yıllarda klon anaçları üzerine aşılı kiraz fidanlarının kullanımı ve klon anaçlarına olan talep hızla artmaktadır.
Almanya’da Gissen Araştırma Enstitüsünde geliştirilen Gisela serisi; 5, 6, 7 ve 12 anaçları, Fransa‘da geliştirilen Ma x Ma serisi, Weirot ve Tabel Edabriz, İtalya’da geliştirilen CAB 6P ve E–11 anaçlarının kullanımı hızla yaygınlaşmakla birlikte Mahalep SL-64, Cold ve Mazzart F-12/1 gibi kiraz anaçları üzerine aşılı fidanlara olan talep sürmektedir. Kireçli, kumlu tınlı toprak şartlarında ve kısıtlı sulama şartlarında Mahalep SL- 64, MaxMa anaçları ağır bünyeli topraklarda ise F 12 /1, CAB 6P, Geçirgen, derin toprak yapısına sahip sıcakların aşırı yükselmediği serin bölgelerde ise Gisela anaçları tercih edilmedir. .
Döllenme Biyolojisi; Kiraz çeşitlerinin önemli bir kısmı kendine kısır olup mutlaka uygun dölleyici çeşidin % 12-15 oranlarında bahçede bulundurulması gerekir. Yeterli ürün alınabilmesi için çiçeklenme dönemi bahçede 10 dekara 3–4 adet arı kovanı bulundurulmalıdır. Aşırı meyve tutması durumunda meyveler arzulanan büyüklüğe gelmeyecekleri için ağaçlarda gövde ve ana dallarda sarsma ve silkme yaparak meyvede seyreltme yoluna gidilir.
Önemli Çeşitler; Cristobalino, Early Burlat, Vista, Metron Premier, Metron Bigarreau, Larian, Noir De Guben, Stella, Van, Bing, Lapins, Bigarreau Gaucher, Noble, 0900 Ziraat, Metron Late, Starks Gold, Sweet Heart, Sun Burst, Ferrovia, Gorgia, Hedelfinger, Kordia, Lambert, Noble, Regina, Techloven’ dir.
Son yıllarda geliştirilen kendine verimli çeşitler ise; Stella, Celeste, Isabelle, Lapins, Sunburst, Sweethart ve New Star’dır. Ülkemizde en fazla yetiştirilen ve ihraç edilen kiraz çeşidi 0900 Ziraat olup bu çeşitte istenilen miktarda ve kalitede ürün alınabilmesi için mutlaka Starks Gold, Lambert, Metron Late ve Bigarreau Gaucher, gibi çeşitlerin dölleyici olarak dikilmesi gereklidir.
Dikim Mesafeleri ve Terbiye sistemleri; Kirazlar çöğür anaçları üzerinde 6x6m ve 6x5m mesafelerinde, klon anaçları üzerinde ise 6×4 m, 5x3m Gisela 5 anacına aşılı fidanlarda ise 4x3m aralık ve mesafelerinde dikilmelidir. Bodur ve yarı bodur kiraz anaçları üzerine aşılı fidanlarla kurulan bahçelerde dekara 50-85 adet kiraz fidanı dikilebilmektedir. Bırakılacak aralıklarda topraktaki organik madde miktarı uygulanacak terbiye sistemi ve arazinin meyli de etkilidir
Kirazlar dikine büyüme eğiliminde oldukları için ana dalların yanlara doğru açılması gereklidir. Modifiye lider terbiye bu amaca en uygun terbiye sistemdir. Bu sistemin dikimden itibaren ilk 4 yılda oluşturulması zorunludur. Yeterli budamanın yapılmaması meyvelerin küçük kalmasına ve ağacın dikine büyümesine neden olur.
Hastalık ve Zararlılar; Kirazlarda, Kök Kanseri, Bakteriyel Kanser, Monilya gibi hastalıklar Yaprak Büken, Kiraz sineği önemli zararlılar arasında yer almaktadır.
Asya Armudu Yetiştiriciliği (Nashi)
Üretim ve Ticareti; Dünyada, Asya Armutları, Nashi, Japon Armutları, Çin Armutları, ve Elma Armudu gibi değişik isimler altında yetiştirilen bu armut türü Doğu Asya’da Çin, Japonya, Kore’de ayrıca Yeni Zelanda ve Şili’de önemli miktarlarda yetiştirilmekle birlikte son yıllarda Kaliforniya ve Avrupa da yetiştirilmeye başlanılmıştır. Ülkemizde yaklaşık 15 yıldır yetiştirilmekle birlikte üretimin 5.00-1.000 ton arasında olduğu tahmin edilmektedir. Asya Armutları gevrek, sulu ve tatlı ve kendine özgü aroması ile son yıllarda tüketicilerden talep görmeye başlamıştır. Üretimin yeterli olmaması nedeniyle ancak büyük marketlerde bulunabilen Asya Armutlarının üretiminin hızla artacağı. ülkemiz için ileride ihracat potansiyeli olan bir meyve türü olacağı ön görülmektedir.
Anaç Kullanımı; Yurt dışında kullanılan anaçların başında Pyrus betulaefolia, Pyrus comminus (Avrupa armutları), armut tohum anaçları ve OH -F anaçlarıdır. Kaliforniya ve Japonya’da kuvvetli gelişen Betulaufolia anaçları tercih edilmekte olup bu anaçlar soğuğa ve ağır bünyeli topraklara da dayanıklıdır. Ayva kökenli anaçlar üzerimde aşı uyuşmazlığı görüldüğü için BA- 29 gibi yarı bodur anaçlar kullanılmamaktadır. Ancak ayva ile uyuşan bir armut anacı ara anaç olarak kullanılarak üzerine Asya Armutları aşılanabilir.
İklim ve toprak istekleri; Asya Armutları Ülkemizde de yetiştirilen Avrupa grubu armutlar kadar soğuklara dayanmamakla birlikte şeftali yetiştirilen yerlerde yetiştirilebilir. Ülkemizde, Güney ve Doğu Marmara, Ege, Akdeniz, Güney Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinde yetiştirilmesi mümkün olup, İç Anadolu bölgesinin mikro klima özelliği gösteren yerlerinde yetiştirilebilir. Asya armutları çok seçici olmamakla birlikte çok ağır bünyeli killi topraklar dışındaki yerlerde yetişir.
Bahçe Tesisi, budama ve terbiye yöntemleri; Asya armutları yarı bodur. OH F-333 klon anacı üzerinde sıra üzeri 3m sıralar arası 5m. yada 4x 2,5m aralık ve mesafelerinde dikilebilir. Kuvvetli gelişen Pyrus betulaefolia anacı üzerinde 5x5m dikim mesafelerini uygulamakta fayda vardır. Asya armutları kendine kısmen verimli olmakla birlikte aynı zamanda çiçek açan bir çeşidin bahçeye dikilmesinde yarar vardır. Goble yada modifiye lider terbiye sistemlerini uygulamak mümkün olup Kaliforniya’da genellikle goble sistemi uygulanmaktadır.
Döllenme; Asya armutları kendine kısmen verimli olmakla birlikte dölleyici çeşitlerinde bahçeye dikilmesinde yarar vardır. Nijisseki (20. yüzyıl) ve Shinseiki çeşitleri kendine verimli oldukları için bu çeşitlerle dölleyici kullanmadan bahçe tesis edilebilir. Bahçede çiçeklenme süresince 10 dekarda 3-4 arı kovan arı bulunmalıdır. Erkenci çeşitlerden Ya Li, Tsu Li ve Seuri çeşitleri aynı zamanda çiçek açtıkları için birbirlerine tozlayıcı olarak kullanılır. Aynı zamanda çiçek açan çeşitlerden birkaçı dışındaki çeşitlerin çoğu birbirlerini tozlar. Asya armutları Avrupa grubu Armutlara göre birkaç gün erken çiçeklenmekle birlikte Nijitseiki, Okusankichi çeşitleri Wiliams çeşidi ile aynı periyotta çiçeklenir ve karşılıklı olarak birbirlerini döllerler. Hosui, Kosui ve Atogo çeşitleri birbirlerini karşılıklı olarak tozlamaktadır.
Seyreltme; Arzulanan meyve iriliğinin elde edilebilmesi için mutlaka meyve seyretmesi yapılmalıdır. Avrupa Grubu armutlara göre daha fazla seyretme gerekmektedir. Kimyasallarla düzenli bir seyretme yapılamadığı için zorunlu olarak elle seyretme yapılmalıdır.
Önemli çeşitler; Doğu Asya ve Kaliforniya da yaygın olarak yetiştirilen 25 civarında çeşit bulunmakla birlikte en çok yetiştirilen çeşitler 3 ayrı grupta toplanmaktadır. Bunlar 1- Yuvarlak, çiçek çukuru ve sap çukurundan basık şekilli, dış kabuğu yeşil- sarımtırak renkli olanlar, 2- Yuvarlak, basık şekilli, ancak dış kabuğu bronz renkli, yada bronz benekli olan grup.3- Klasik (Avrupa grubu) armut şekilli, (koni şeklinde) olanlar. Erkenciden geççi çeşide doğru önemli Asya armut eşitleri; Ichiban Nashi, Shinsui, Kosui, Shinseki, Shinseiki, Hosui, Atago Kikusui, Yoinashi, 20.yüzyıl (Nijisweki), Chojuro, Shinko, Nitaka, Yali, Tsu li, Dasui Li, Shin Li, Okusankichi çeşitleridir.
Hastalık ve zararlılar; Shinko çeşidi dışındaki Asya armutları ateş yanıklığı hatalığına hassastır. Özellilikle ilkbahar mevsimi serin geçen yerlerde hastalık etmenin gelişimi daha hızlı olmaktadır. Derin fidan dikimi ilerde ağaçlarda bakteriyel kansere neden olabilir.
Hasat, Ambalajlama ve Depolama; Asya armutları çeşitlere göre Temmuz başından Eylül ayı sonlarına kadar olan dönemde hasat edilirler. Kuru madde (toplam şeker) oran % 12,-13 arasında olduğunda hasat edilebilir. Benekli çeşitlerde ile için hasat olgunluk kriterinden en önemlisi yeşil beneklerin kahverengiye dönüştüğü dönemdir. Zemin rengi ise yeşilden sarımtırak yeşile döndüğü dönem hasat olum dönemidir. Hasatta meyvelerin zedelenmemesine özem gösterilmeli, meyvelerde parmak izi olaşmayacak şeklide hasat edilmelidir. Asya armutlarının 10-20 kg’lık. plastik ambalajlarda depolanması ve taşınması önerilmektedir Kaliforniya da Japonya’ya ihraç edilen Asya armutları 20 kg.’lik ambalajlarda ihraç edilmektedir. Asya armutları çeşitlere göre değişmekle birlikte 0ºC 2-4 ay süre ile muhafaza edilebilir. Bu süreden sonra bazı çeşitlerde iç kararması görülebilir.
İNCİR YETİŞTİRİCİLİĞİ
Subtropik bir meyve olan incir geniş bir ekolojik uyum yeteneğine sahiptir. Türkiye’nin her yöresinde yaygın olmakla birlikte, Ege Bölgesinin Büyük ve Küçük Menderes havzalarındaki geniş bir alanda yoğun bir şekilde yetiştirilmektedir. Türkiye taze incir üretiminin yaklaşık % 75’i ve dış satıma konu olan kuru incirin tamamı ise bu havzalarda üretilmektedir.
Bölgenin ekolojik koşullarının uygunluğu en kaliteli kuru incirlerinin yalnızca bu havzada yetişme şansına ermiştir. Türkiye’nin yıllık 50.000 ton üzerinde olan kuru incir üretiminin, yine yılda 40.000 tondan fazlası dış satıma gitmekte ve karşılığında 50 milyon dolarlık döviz geliri sağlanmaktadır. Yüksek kalori değerine sahip gıda maddeleri içinde çok özel bir yeri olan kuru incir, diğer kurutularak saklanan meyvelerde olduğu gibi önemli miktarda şeker ihtiva eder. Bu yönüyle beslenmede önemli bir yeri bulunmaktadır. Ayrıca mineral maddeler, karbonhidrat, protein, yağ ve vitamin yönünden de zengin bir kaynaktır. Çizelge 1. 100 g Kuru incirin besin değeri içerikleri Enerji (kcal) 213.00 Fosfor (mg) 92.00 Protein (g) 3.60 Sodyum (mg) 40.00 Yağ (g) 1.30 Magnezyum 70.00 K.Hidrat (g) 52.90 Vitamin B1 (mg) 0.12 Potasyum (mg) 850.00 Vitamin B2 (mg) 0.09 Kalsiyum (mg) 193.00 Vitamin B6 (mg) 0.12 Demir (mg) 3.30 Folik Asit (?g) 9.00
İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ
İncir subtropik iklim bitkisidir. Buna karşın dünyanın ılıman iklime sahip birçok yerlerinde yetişmektedir. İncir kışları ılık, yazları sıcak ve kurak yerler ister. Yıllık ortalama 18-200C olduğu yerlerde yetişir. Meyve doğuşundan hasat sonuna kadar olan Mayıs-Ekim aylarında daha yüksek ortalama sıcaklıklar ve özellikle meyve olgunluğu ve kurutma döneminde (Ağustos-Eylül ayları) 30oC’ye kadar çıkan ortalama sıcaklıklar istenir. Bu güneşte kurutma yönünden önemlidir. Yüksek sıcaklık kadar düşük sıcaklık da önemlidir. En düşük sıcaklığın –9oC’den daha aşağı düştüğü yerlerde incir tarımı başarılı şekilde yapılamaz. İncir ağacının optimal yağış isteği yıllık 625 mm’dir. Yağış miktarının 550 mm’nin altına düşmesi durumunda sulanması gerekir. özellikle kurutmacılık, yönünden yağışların Kasım-Haziran aylarında olması, kurutma mevsimi olan Temmuz-Eylül aylarının yağışsız ve bulutsuz geçmesi istenir. İlekleme döneminde esecek kuvvetli rüzgarlar ilek arısı uçuşuna ve tozlanmaya engel olacağı için uygun değildir. İncir ağacı toprak istekleri yönünden fazla seçici değildir. Ancak kuru incir kalitesi söz konusu olduğunda, toprak istekleri yönünden seçici olur. Derin, kumlu-killi, yeterli organik materyal ve kirece sahip topraklar istenir. İncir ağacı kireçce zengin topraklarda iyi yetişir ve toprak tuzluluğuna az dayanıklı bir bitkidir. İncir taban suyu 2 metreden daha yakın olan topraklarda kaliteli ürün vermez.
MUŞMULA YETİŞTİRİCİLİĞİ
Çiçek tablasıyla sarılmış etli meyveleri, eriksi yapıdadır.
Yabani olanları daha küçük olur.
İçinde sertleşmiş tohumları bulunur.
Olgunlaştığında koyu kahverengiye dönen meyve kabuğu ve koyu kahve meyve eti vardır.
İlk koparıldığında buruk bir tadı vardır.
Bir süre beklenildiğinde yumuşar ve lezzetlenir.
MUŞMULA
Muhtelif kaynaklarda bu çeşidin orijininin Güney-Batı Asya ve Güney-Doğu Avrupa olarak gösterilmesinin yanı sıra; Antik Yunan ve Roma İmparatorluğu döneminde yetiştiriciliğinin yapıldığı da aktarılan bilgiler arasındadır. Bu cinsin bazı türleri ülkemizde doğal olarak ta yetişmektedir. Yunancada Mousmoulia ismiyle adlandırılmaktadır.
Ağaç Özellikleri
Orta verimlidir. Her yıl ürün verir. Yetişkin bir muşmula ağacı yaklaşık 8 metre yüksekliğe ulaşmaktadır. Yaprakları koyu yeşil ve ovaldir.
Meyve Özellikleri
Çiçek tablasıyla sarılmış etli meyveleri, eriksi yapıdadır. Yabani olanları daha küçük olur. İçinde sertleşmiş tohumları bulunur. Olgunlaştığında koyu kahverengiye dönen meyve kabuğu ve koyu kahve meyve eti vardır. İlk koparıldığında buruk bir tadı vardır. Bir süre beklenildiğinde yumuşar ve lezzetlenir.
Hasat Zamanı
Ekim 25 ile Kasım 15 arası hasat edilir.
Tozlayıcılar
Kendine verimlidir.